Kağıthane ve Sanayi
Sadabat deyince aklımıza hep eğlence gelir.
Oysa Sadabat Osmanlı döneminde sanayi tesislerine de sahip bir bölge
idi. Üstelik bu Savaş sanayi gibi can alıcı bir türdü. Sadabadın bir
Baruthanesi vardı.
1490 yılında bir yıldırım düşmesi sonucu meydana gelen
patlamada yokolan Atmeydanı Baruthanesinin yerine ,kağıthanede
II.Bayazıd tarafından ikinci bir baruthane inşa ettirildi .
I.Süleyman döneminde ,buraya cebehane ocağından barutcu başı,
barutcu kethüdası ve gereği kadar barutcu çavuşu ve 200 nefer memur
edilmişti. Evliya Çelebi, Kağıthane' deki baruthaneyi de o kendine
mahsus üslubuyla şöyle anlatır.
"Bu baruthaneyi önceleri Süleyman Han kağir olarak inşa ettirip
üzerine kurşun kaplatmıştır.Ama kubbesi kağir değildir. Cebehane
Ocağı'ndan barutçubaşı, kethüdası , çavuşları ve iki yüz neferi
vardır.Bu arada yüz adet tunç havan vardır ki, her biri onar kantar
gelir. Ve türlü türlü çarklar olup görmeye değer. Derenin üstünde
çarkları ve dolapları olup, bentleri açıp dolapları dönmeye başlayınca
kırk , ellişer kıyye demir desteler vurur, havanların içine barutu döküp
bütün çalışanlar sopalarla barutu karıştırırlar, Allah göstermesin
,demir el havana dokunursa ateş açıp bütün işçiler ebabil kuşu gibi
havaya uçarlar ki, kazalı bir yerdir. Seyretmesinde güzellik yoktur.Bu
çarkların vurmasından gök gürültüsüne benzer bir ses çıkar ki insanın
aklı durur!" Aklı olan ,baruthanenin çevresindeki manzarayı uzaktan
seyrettikten sonra Kağıthane Tekkesi' ne gidip can sohbetleri eder”
diyor. Burada barut imal edilmesi Sultan İbrahim dönemine kadar
sürmüştür.
Bu imalathaneler dışında Kağıthane de Un değirmenlerin bulunduğu bilinmektedir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder